AY – Satürn – Lilith ÜÇGENİ … Kaygının İpini Kopartmak Zamanı
AY – Satürn – Lilith ÜÇGENİ … Kaygının İpini Kopartmak Zamanı
Ay sisli puslu ve alabildiğine hisli Balık’tan geçerken, Akrep’teki Satürn ve Yengeç’teki Lilith ile üçgen açılar yapıyor bu sabah… Ve Lilith’in tam karşısında duran Merkür – Venüs kavuşumu da işin içine girince, gökte bir uçurtma oluşuyor.
MEALİ;
Lilith’in Oğlak’taki Merkür ve Retro Venüs kavuşumunu karşısına almasının, kendi içindeki manası ”kontrolü kaybetme”, ”yine becerememe” ya da ”değer verdiğimiz şeyleri yitirme” kaygısıdır! Bu kaygı kalbimize ağırlık verir ve zihnimizi hayatın normal akışından alıkoyar.
Derler ya hani ”sinek küçüktür ama mide bulandırır” … işte kaygı da aynen öyle bir şeydir.
Böyle KAYGIYA BAĞLAMA hallerinde, adeta görünmez bir iple geçmişin gölgelerine doğru çekilir, ”yetersizlik”, ”yenilgi” ya da ”yoksun bırakılma” olarak algıladığımız şeyleri gözümüzde büyütür ha büyütür, kendimizi ”küçücük ve hayatın dışında” bizden olmayan her şeyi de ”kocaman ve bir şekilde düşman” olarak görürüz.
Ay’ın Balık’tan geçerken Lilith’e üçgen yapması ”dipte, sonda ve depppresyonda” olma eğilimimizi hepten azdıradabilir 🙂 Ama Akrep’teki Satürn’ün ”ölümden öte köy yok!” hali de işin içine girip, yukarıda tarif ettiğim gibi bir uçurtma kurulunca gökte…
”YEMİŞİM ULAM KAYGIYI DEPRESYONU! Korkmaktan, üzülmekten içim şişti şişti de, kurup kurup kendimi hayattan geri çektim de nooldu sankim? Birşey mi değişti…” türü bir hihoytlanma hali de gelebilir üzerimize 🙂
Daha da iyisi, gözümüze büyüttüğümüz, karşımıza aldığımız herkesin, en az bizim kadar korkak, tıpkı bizim gibi incinmiş, aynı bizim gibi çekimser olduğunu fark edebilir ve kendimizi DIŞARDAKİ ya da ÖTEKİ zanneden ama aslında aynı bulanık denizde kuyruk çırpan minik balıklar olduğumuzu anlayabiliriz 🙂
Olaylar ve insanlar birbirini tekrarlıyorsa hayatımızda, belirsizlik ve bulanıklık hissi bir taze nefes alma, bir yudum serin su içme ve sadece pencereden içeri giren gün ışığına şükretmenin sade mutluluğunu unutturuyorsa, KOPARTIN KAYGININ İPİNİ!
Salın gönlünüzün uçurtmasını göğe… Ağlarmısınız, yeter beee diye haykırırmısınız, kahkahalar atıp bunca zamanı mızıl mızıl geçirmenize neden olan pür salaklığınızla dalga mı geçersiniz, naaparsınız bilmiyorum ama, madem gökte ÜSTÜNDE KAYGI YAZAN BİR UÇURTMA var, BİZE DÜŞEN ONUN İPİNİ KESİP BOŞLUĞA SALIVERMEK’tir 🙂
O yoluna gitsin… Biz de yolumuza gidelim. Zira bütün nehirler İLERİ akar. Geri akanı hiç duyulmamış, görülmemiştir. Zaten kaygının yaptığı da nehri geri akıtıp, geçmişi temize çektirmek değil, akışı durdurup suyu çürütmektir! Duran sudan hayır gelmez… Suya akmak, uçurtmaya uçmak, insana ise yürümek gerektir!
So We Meet Again My Heartache ”Demek Yine Karşılaştık Kalp Ağrım” – Melody GARDOT … Kaygısını koynunda büyütmeyi ve en tanıdık onu bellediği için bir kaygının omzunda uyumayı alışkanlık edinenler hakkında bir şarkıdır. Bir kez dinleyin ve kaygılarınızı, küskün inatlarınızı, sararmış hesaplarınızı özenle pencereden salıverin Şekerim!
Ne demiş en sevdiğim filozof Johnnie Walker; KEEP WALKING – İLERLE :)))
http://www.youtube.com/watch?v=Yd8kPDg6vo8
[youtube=http://www.youtube.com/watch?v=Yd8kPDg6vo8]
Bu hayatta hiçbir şeyin tesadüf olmadiğini bilsek de, içinde yaşadiğimiz soyut dünyanın mantığını, karmaşaşini, sebeplerini anlamak da, anlamaya çalışmanin kendisi de zor iş.. Sizin yazdiklariniz, “neden” ve “nasil” lara işik tutmasi açısından çok değerli.. Neye denk geliverdiğimizi sandiğimiz değil; neden denk getirildiğimize yoğunlaşmamiz çok daha gerçek ve değerli… Tevafuk sadece dini bir kavram değil, yaşamin sirrina dair sihirli bir kelime benim nazarımda…
sevgilerimle…
Teşekkürler 🙂
Sevgilerimle…
Sevgili juno bu sabah tamda duymam gerekenleri yazdınn bana çok teşekkür ederimm sizee dİpteki balık…….
JUNOOOO iyiki varsın…. ne yapacağımı bilemez haldeyken ve ne yapacağımı bilemezken.cevap yine senden geldi acaba bir bağmı var aramızda diye düşünmeye başladım:) YEMİŞİM KAYGIYI HEYTTT BEEEE.deyip.boşluğa salıvereceğim.teşekkürler juno iyiki varsın…
Yorumlarınızın üstüne astrolog tanımam..Tam da yaşadığımı ifade ettiniz,ışık tuttunuz.Çok ama çok teşekkürler..
Olamaz böyle bişey, bu sabah yaşadığım şiddetli mücadeleyi birebir yazmışsınız.
Sevgili juno en sıkıntılı açı kalıplarında hele de 24 derece terazıdeki güneşime venüs karemde beni guldurdun ya sagol guzel yazın ıcın.. çöpçüye kadar herkes bır sekılde kavga edıyor benle.
:))) Kolay gelsin
Olsun siz etmeyin kavga
Juno
Tam da ben neden böyle karmakarisigim diye düsünürken, yazini okudum ve nedenin bu olduguna karar verdim. Mutlaka bu yüzdendir dimi ama
insallah baska bir nedeni yoktur. O ucurtmanin ipini birakacagim ama ellerim titriyor. Umarim hemen birakirim. Ve bu korkunc endiselerden arinirim. Off kasvet basti sabahtan beri gercekten. Ama senin dedigine göre normalmis bu sacma düsüncelerim. Tesekkürler bizleri aydinlattigin icin. Biraz ferahlar gibi oldum.
Sevgili ve bana uğurlu gelen Juno
Sanırım bu ara bende kaygılarımın omzunda akıtıyorum göz yaşlarımı. Nedensiz korkular sarıyor düşünceler alıyor bir karmaşa başlıyor ki geçmişe özellikle geleceğe dair sorma… sonra atmak için meditasyon spor yapıyorum Andrea Bocelli Melody Gardot ….vs dinliyorum, seni okuyorum sık sık yeniden ve yeniden. kontrol edebileyim diye ve bu ara böyle baş edebiliyorum kaygılarımla. Teşekkürler Juno bizlerle olduğun için
Ben teşekkür ederim birlikte olduğumuz için…
Anlamak ve anlaşılmak önemli bir ihtiyaç
Zira bu da güven duymanın bir tür alt bileşeni 🙂
Yine de sorunumuz GÜVEN
Her ne olursa olsun … HAYRIMIZA OLACAKTIR!
Bunu kabul etmediğimiz sürece uçurtmaların kanatlarının altındaki rüzgar hep kaygı…
Sevgilerimle 🙂
sevgili, Juno,
saat 18.05 te yazını okudum veee sebebini şimdi anladım : ben bütün gün kendimle kavga ettim durdum. Üzerinde kaygılar, korkular, eskilerle dolu kocaman uçurtmamın ipleri ellerimi acıttı bütün gün. Bu aralar küsüm kendime… Ama yazınızı okuyunca içim rahatladı, sebebi varmış ( yada yanlız değilmişim duygusunun verdiği rahatlama ). çok teşekkürler sevgili Juno yüreğine sağlık 🙂
Diğer bir yazıya da aynı cevabı verdim ama bu samimiyetsizlikten değil tamamen konu bu olduğundan 🙂
”Ben teşekkür ederim birlikte olduğumuz için…
Anlamak ve anlaşılmak önemli bir ihtiyaç
Zira bu da güven duymanın bir tür alt bileşeni 🙂
Yine de sorunumuz GÜVEN
Her ne olursa olsun … HAYRIMIZA OLACAKTIR!
Bunu kabul etmediğimiz sürece uçurtmaların kanatlarının altındaki rüzgar hep kaygı…”
Sevgilerimle 🙂
Tam da zamanında geldi bu yazı bana, ilaç gibi oldu. Gerçekten de kaygının ipini koparma zamanı. Emeğinize sağlık 🙂
” Ağlarmısınız, yeter beee diye haykırırmısınız, kahkahalar atıp bunca zamanı mızıl mızıl geçirmenize neden olan pür salaklığınızla dalga mı geçersiniz, naaparsınız bilmiyorum ama”
demişsiniz ya juno abla yani ben gerçekten o kaygı ipini nasıl koparacagım bılemıyorum bütün çıkış yollarım kayıp gibi kendimi eve zincirledim depresif insanlarla yıllarca dalga geçtim aksine şimdi ben uzun zamandan beri onların halindeyim mahvolmuş durumdayım.o kaygı ipi ne zaman kopar….? Bu arada yazılarınızı ilgiyle okuyorum çoooook uzun zamandan beri ancak yorum yazmak şimdiye nasip oldu 🙂
Güzelcim sırtını döndüğün şeyler arkanda kalmıştır 🙂
Aç pencereyi önüne bak…
Sevgilerimle
yoruldum juno…demek ki okaygı uçurtmasının ipini sürekli tutmak hususnu “görev” addetmişim kendi kendime..
kimse de vermedi halbuyse o görevi bana ki 🙂
demek ondan yorgunmuşum ben yaHU..