7 Mart 2023, BAŞAK Burcu’nda DOLUNAY; Dünyanın Tuzu ve Gecenin Kandili!

7 Mart 2023, BAŞAK Burcu’nda DOLUNAY; Dünyanın Tuzu ve Gecenin Kandili!
7 Mart 2023 günü, İstanbul’a göre 15:40’da DOLUNAY adını verdiğimiz Güneş-AY karşıtlığı tam halini alıyor. DOLUNAY haritasını yorumlarken aşağıdaki göstergeleri dikkate alıyorum;
- AY Başak Burcu’nun 16 derecesinde ve haritanın 2’inci evinde.
- Güneş Balık Burcu’nun 16 derecesinde ve haritanın 8’inci evinde.
- Uranüs,Güneş ve AY’a ılımlı açılar yapıyor.
- Haritanın Yükselen Noktası 8 derece Aslan. Bu durumda Yükselen Yöneticisi de Güneş oluyor.
- Lilith 12’inci evden Yükselen ile kavuşum yapıyor ve AY Düğümlerine T-Kare açı alıyor.
- AY’ın girdiği Başak Burcu’nun yöneticisi olan Merkür de Balık Burcu’nda ve 8’inci evde. Merkür AY Düğümleri ile ılımlı açılar içinde.
- Güneş’in girdiği Balık Burcu’nun yöneticisi olan Neptün ise yine Balık’ta, Selena ile kavuşum halinde ve 9’uncu evde.
- KOÇ Burcu’nda Jüpiter ve Chiron kavuşumu var.
DOLUNAY esnasında Güneş Türkiye haritasının tepe noktası ile kavuşuyor. Dolayısıyla ülkenin yönetimini ilgilendiren konularda bir çözülme, dağılma ve yeniden yapılanma süreci başlıyor. Güney AY Düğümünün Türkiye’nin Güneşi’nin üzerinden geçmesi, geçmişten gelen yüklerin boşalacağına, yüzleşmeler yaşanacağına işaret ediyor. Chiron Jüpiter kavuşumu, depremin yarattığı acıların diriliş bilincini ve cesaretle mücadele etme enerjisini uyandırdığını haber veriyor. Jüpiter’in Türkiye haritasındaki Pluto’ya karesi, ülkenin sancılı bir dönüşüm ve yeniden doğum aşamasına zorlandığının altını çiziyor. Lilith’in Güneş’e kare yapması ise gerilim, çatışma ve kaygı enerjisinin bir süre görüşümüzü bulandırabileceğini gösteriyor.
Ancak; GÖRÜNÜRDE KAYGI VERİCİ GELEN OLAYLARIN BAKIŞ AÇIMIZI KARATMASINA İZİN VERMEMEMİZ GEREKEN BİR DOLUNAY BU!
Balık-Başak hattında ve 2-8 evler aksında meydana gelen bu DOLUNAY’da birçok zan ve illüzyon çözülüp yokolurken, olayları değerlendirme ve önceliklendirme şeklimiz de yeniden yapılanacak. Beklenti ve hesaplarımızın ”boşa” çıkmasına takılmamak yerinde olur. Zira bu DOLUNAY’da her ne oluyorsa, en karmaşık ve karanlık görünen gelişmeler bile görünmeyen bir el tarafından bir hayra vesile olacak şekilde düzenleniyor.
Bireysel düzlemde neler yaşanabilir derseniz;
- Hayatımızda işlevi ve anlamı tükenmiş olan şeylerin tadı iyice kaçar, altının boşluğu iyice ortaya çıkar. Zarar verici hale gelmiş olan her şeyden önlenemez bir çürük kokusu yükselir. Detaylı bir temizlik harekatı kaçınılmaz olur.
- En fazla bunaldığımız, en yoğun kafa karışıklığı yaşadığımız konularda, detaylarda kaybolduğumuzu bize gösteren bir gelişme olabilir ve biz radikal bir çözüme ihtiyacımız olduğunu görebiliriz.
- Karmaşa ve belirsizliğin bir illüzyon olduğunu, oyalandığımız ve işi uzattığımız için çarşafa dolandığımızı, kendimizi kandırdığımızı ya da anlamsız çıkmazlar ürettiğimizi, ihtiyaç duyduğumuz çözümün gözümüzün önünde olduğunu, bunu mızmızlık veya tembellik nedeniyle ertelediğimizi fark edebiliriz.
- Bize göre mükemmel olanda ısrar etmek, hiç bir eksiklik bırakmamak, hiç bir kayıp yaşamamak için, asıl önemli olanı koruyamaz hale geldiğimiz gerçeği ile yüzyüze gelebilir, bazı fedakarlıklar yapmayı göze alarak önümüzü açabiliriz.
- Müdahale edemeyeceğimiz şeyler için kaygılanmak yerine, elimizden gelenin en iyisini yapıp suyun yolunu bulması için zaman vermemiz gerektiğini kabul edebiliriz.
- Görünürde düzgünlük, kusursuzluk, temizlik ile uğraşmak yerine kökten bir değişime gitmemiz gerektiğini anlayabiliriz.
- Gerçekleri bulandıran, belirsizlik yaratan, bizi oyalayan insanlara, sadece kaygı ve değişim korkusu yüzünden tahammül ettiğimizi, aslında korkacak bir şeyimiz olmadığını, çaresizlik ve bağımlılık illüzyonundan kurtulursak ve önceliklerimizi belirlersek, yolun açılacağını görebiliriz.
”Tuz Koktu” diye bir tabir vardır! Tuz çağlar boyunca bozulmaya müsait olan gıdaları korumak için kullanılmıştır. O yüzden hayatı muhafaza eden bir unsur olarak görülmüştür. Tuzun yani hayatı koruması beklenen unsurların dahi kokması, çürümenin, tükenişin son noktasıdır. Güven duyduğumuz, en temel zeminleri koruyacağını düşündüğümüz unsurların bile niteliğini yitirdiğini görmek, insanı umutsuzluk hissine çekebilir.
Ancak Hazreti İsa’nın çok güzel bir sözü vardır; ”İman Edenler, Siz Dünyanın Tuzusunuz! Siz dünyanın ışığısınız. Tepe üzerine kurulu, gizlenemeyen şehir gibisiniz. Kandiliniz bütün insanlığı aydınlatmalıdır.”
İnsan düzeni koruduğunu düşündüğü unsurlara kendini teslim etmek, rahat etmek, sistemin işleyişini düşünmemek, işine yoluna hayatın gündelik akışına odaklanmak ister. Ancak yürüdüğü zeminin altının boş olduğunu fark edince paniğe kapılır, tökezler, hareket edemez hale gelir. Eğer seni korumasını beklediklerin işlevini kaybettiyse, sana düşen Dünyanın Tuzu, Gecenin Kandili Olmaktır! Şimdi kim bizi elimizden tutup ayağa kaldıracak, kim bize yolu gösterecek, kim kurtaracak diye çırpınmak yerine, kalbini eline alıp, imanını tazelemektir insanı hayatta tutan. O niye böyle oldu, şu niye böyle yaptı söylenceleriyle vakit kaybetmek ve mükemmel çözümü birinin getirmesini beklemek yerine, kendi evini temizlemek, kendi yolunu çizmek, fazlalıkları ayıklamak, detaylarla oyalanmayı bırakmak, ASIL SORUNUN KESİN ÇÖZÜMÜNE ODAKLANMAKTIR!
Zorluklar, acılar, yıkımlar, hayal kırıklıkları, insanı önce dağıtır, sonra da içindeki nüveyi ortaya çıkartır. Kurtarıcı beklemek değil, önce kendi içinde bütünlüğünü sağlamak sonra da birlik olmaktır insanı güçlü kılan. Ben en doğrusunu biliyorum diyenlerin ardından çil yavrusu gibi savrulmak yerine, kendisi gibi acı çekenlerle dayanışma içinde olmaktır. Farklılıkları gözetmek, bölünmek, parçalanmak değil, ÖZ’de aynı kaygılara, aynı ihtiyaçlara sahip olduğumuzun idrakine varmak ve BÜTÜNÜN HAYRINA davranmaktır.
Görünürdeki kaygılarla kalbimizi bulandırıp oturduğumuz değil, net, somut, basit ve uygulanabilir olan çözümlere odaklandığımız bir DOLUNAY olsun. Biz böyle yaptığımızda çürüyüp bozulanların kendilerini yok edeceklerinden ve kalbinin ışığı ile yolda yürüyenlerin önünün ilahi mucizelerle açılacağından, Yaratan’ın ”kusursuz değilse de işlevsel olan” birilerini işine memur edip çocuklarını feraha çıkartacağından kuşkumuz olmasın.
Zor zamanlarımda hep içime umut oldun. İnsan birini tanımadan da çok severmiş demek ki❤️❤️🤗🤗
Mükemmel metin için sizi tebrik ederim. Allah bizi kendimizle inancımıza ve birbirimizle barıştırıp dost eylesin.Berat Kandiliniz mübarek olsun.amin
aydinlıga bir yol açıyorsunuz her zamanki gibi, ışığa her zamankinden fazla ihtiyacımız olan bu zamanlarda hemde, teşekkür ediyorum
Sen bir meleksin
Yine, hep cok guzelsiniz, cok guzel…
Bu güzel yorum, yüreklere su serpti.