12 Temmuz 2014, OĞLAK’taki DOLUNAY’ın Burç ve Yükselen Burca Göre Yorumları

Fletcher Sibthorp - Nothing gold can stay
Resim:

12 Temmuz 2014, OĞLAK’taki DOLUNAY’ın Burç ve Yükselen Burca Göre Yorumları

12 Temmuz 2014 günü, İstanbul itibariyle 14:25’de tam halini alacak DOLUNAY, Oğlak – Yengeç aksında ve 3’üncü – 9’uncu evler arasında gerçekleşiyor.

Kaygı, kızgınlık, güvensizlik, ezilme kaygısı, aldanma korkusu, konumumuzu koruma arzusu türünden, aşırı tepkiler oluşturmaya yatkın durumlarda, fıtratımızdaki gölgeler ortaya çıkar… Hayatımızdaki gölgeler ile yüzleşmek, onlardan kurtulmak için bir fırsattır.

Karanlık hep vardır… Ama IŞIK KARANLIKTA PARLAR. Bu nedenle ister bizden ister çevremizden kaynaklansın; gölgeyi fark ettiğimizde yapılacak iş karanlığa teslim olmak değil IŞIĞA YÖNELMEK’tir.

Bu DOLUNAY bize gölgeler uzayınca IŞIĞA dönmek ve ona tutunmak konusunda değerli deneyimler yaşatabilir.

Dolunay’ın BURÇ ve YÜKSELEN BURÇ’a göre etkilerine gelince;

KOÇ ve YÜKSELEN KOÇ: Bu Dolunay’da üstünüze düşen gölge İKTİDAR KRİZİ! İster evde, ister kişisel alanlarda, ister iş yerinde, ister sosyal çevrede kendinizi ”iktidarı” elde tutmaktan aciz hissetmeniz mümkün. Bildik alanlara sığınıp, içerlek ve güvenli zeminlere tutunmak için çıldıracaksınız. Ama kriz sizi en çok da o zeminlerde bulabilir… Hayatınızda güven kaynağı veya otorite odağı olarak kabul ettiğiniz kişilerin size destek vermekte yetersiz kalmaları ve etrafa bolca savurduğunuz afra tafralarınızın orta yerinde yalnız hissetmeniz de ihtimal dahilinde… Eğer ”söz geçirmek” gibi bir derdiniz varsa, bilin ki içinizde ”büyütemediğiniz bir çocuk” vardır. ”Ben içimdeki çocuğu seviyorum” geyiğini kesin :))) Bu çocuk o çocuk değil… Bu saçmalamaya bayılan ve istediğini elde etmek için etrafta terör estiren 😉 Gidin ve ona düzgün davranmayı öğretin! Yoksa o sizin hayatınızı alt üst etmek için elinden geleni yapacak…

BOĞA ve YÜKSELEN BOĞA: Bu Dolunay’da üstünüze düşen gölge MAHALLE BASKISI! Yapmak istediğiniz çok şey, söylemek istediğiniz çok laf var. Var da… Bunların hoş karşılanıp karşılanmayacağı belli değil. Ve sizin böyle çatışmalara girmek gibi bir lüksünüz olmayabilir. Yani ilişki ağlarının önemli olduğu bir devredesiniz ama bu ağlar tarafından öyle çevrelenmişsiniz ki, hani sizin gibi yalnızlık sevmeyen bir Boğa dahi ”SAVULUN LEEYYNN” nidaları atarak ortalığı dağıtmaya meyledebilir :))) Öte yandan kendinizi ”başkası yapsa feci halde eleştireceğiniz” ya da ”size yapılsa gıcık olacağınız” şeyler yaparken bulmanız da mümkün. Nasıl yani? Yoksa siz bir güven abidesi, adap tağınağına omuz veren bir kararlılık ve tutarlılık sütunu değil de, işine geldiği davranan bir konformist misiniz :))) Hadi ya! Hımmm… Ehhh galiba bu gölgeden kurtulmak için geri çekilip olayları oluruna bırakmak değil, somut ve yakışıklı bir tavır ortaya koymak durumunda kalacaksınız.

İKİZLER ve YÜKSELEN İKİZLER: Bu Dolunay’da üstünüze düşen gölge DEĞERSİZLİK KORKUSU! Önemsenmeye feci halde ihtiyaç duyuyorsunuz… Ama size verilenler, bir türlü içinizdeki boşluğu doldurmuyor değil mi? Ne para, ne ilgi, ne teşekkür… Hiç biri tam sizin istediğiniz kıvamda, ya da umduğunuz zamanda gelmiyor. Çok mu dardasınız? Merak etmeyin, kaynak sıkıntılarınız konusunda yakında rahatlayacaksınız. Ama bu devrede arzu ve beklentilerinizi biraz kısmanız yerinde olabilir. Aşkı bulma, şefkatle sarmalanma ya da gözde ve popüler olma konusuna gelince… Geçmişte bu konuda benimsediğiniz tutumların bunu zorlaştırdığını fark etmeniz lazım. Ayrıca önce bayılıp sonra memnun kalmadığınız insan ve ortamları da şöyle bir hatırlamanız iyi olur. Hani alışkanlık nedeniyle oralardan beslenmeye kalksanız da, o zaman ne eksik kaldıysa, hala o eksik olacak… Sizin içinizdeki boşluğa gelince; o ancak hayatınızın değerini ALABİLDİKLERİNİZLE ÖLÇMEK’ten kurtulursanız dolacak 😉

YENGEÇ ve YÜKSELEN YENGEÇ: Bu Dolunay’da üstünüze düşen gölge KİMLİK BUNALIMI! Sizi bu halinizle isteyen, hatta hep olmanıza alıştıkları gibi kalmanız için sizi teşvik eden, sizi tanıdık bir duygusal, sosyal ya da maddi kontrata geri çeken insanlar var… Ama siz bu kontratlara sadık kalıp kalmamak, alıştığınız tanımlar ve konumlarla yetinip yetinmemek konusunda pek kararlı değilsiniz. Olduğunuzdan daha fazlasını istemek gibi bir eğilim var içinizde… Ama var olan sınırları ve tanımları bu kadar zorlamak da güvenlik anlayışınıza aykırı. Offf ki ne offf :))) Yaw allasen, şu dünyada ”Yürü Koçum! Kim tutar seni…” denilince ürküp geri kaçan Yengeç haricinde kaç burç var :))) Neyse… Şimdi bana kızıp dikkatinizi dağıtmayın da karar verin bakalım; tanıdık olana mı yöneleceksiniz, hiç bilmediğiniz bir fırsata mı? Aslında sorun bu değil dimi… Peki ne yapsanız da içinize sinmeyen ne? Gerçek sınırlarınızı keşfetmek için fazla uğraşmamış olmanın getirdiği belirsizlik olabilir mi…

ASLAN ve YÜKSELEN ASLAN: Bu Dolunay’da üstünüze düşen gölge KURBAN PİSKOLOCİSİ! Kendinizi hayatınızda istemediğiniz her şeyin gölgesi altında hissediyor ve sizin gibi birinin nasıl olup da bu hale düştüğünü zinhar anlayamıyor olabilirsiniz… Fiziksel, duygusal, enerjisel, yani herbişeysel bir atalet var üzerinizde. Sanki hiç olmadığınız kadar bıkkın, beceriksiz ve hantalsınız. Oysa en berbat durumda bile ortaya çıkma ve en iyi oyununuzu çıkartma yeteneği, sizin genlerinizde var. Zaten o yüzden hayata bu kadar laubalice yaklaşıyorsunuz :))) Kendinize fazla güvendiğiniz için ”du bakalım dibe ne kadar var” diye mala bağlayıp akıyorsunuz da… Sorun dip yapmak değil! Sorun sizin uzlaşmayı bilmeyen biri olmanız 😉 Uzlaşmak istemediğiniz her durumda ”ben oynamıyorum” diye dudak sarkıtmak ve canının çektiği bir rol buluncaya kadar ortaya çıkmamak ŞIMARIKLIK’tır! Yani siz makus talihinizin filan değil… basbayağı şımarıklığınızın kurbanısınız.

BAŞAK ve YÜKSELEN BAŞAK: Bu Dolunay’da üstünüze düşen gölge MUTSUZLUK! Sanki yapılmaya değer hiç bir şey yok… Heyecan duymaya ihtiyacınız var ama eskiden size heyecan veren şeylerin hepsi ya cisss ya da artık saçma! Hımmm anladım… Siz aslında yalnızlıktan şikayetçisiniz bu aralar :))) Yani sizin sevilmek, aranmak, lüzumlu bulunmak gibi bir arzunuz var ama kapıdan çevirdiklerinizin, kırdıklarınızın, küstürdüklerinizin bir daha paspasınıza yatası yok :)))) Belki de sizin bu Dolunay’da ihtiyacınız olan şey tam olarak İMAN TAZELEMEK! Zira birilerinin gelip size uğrunda yaşanmaya değer bir amaç veresi yoksa, sizin gidip o amacı bulmanız lazım. Ama lütfen bulduktan sonra da HERŞEY BENİM ELİME BAKIYOR diye şikayet edip etrafınıza topladığınız insanları şamar oğlanına çevirmeyin. Üstünüze vazife olmayana burnunuzu sokmayı bırakıp sadece gerekeni yaparsanız, o kadar çok bunalmazsınız. Veee öncesinde vazgeçilmez olayım derken sonrasında ukala ve sevimsiz bir insan olmazsınız 😉

TERAZİ ve YÜKSELEN TERAZİ: Bu Dolunay’da üstünüze düşen gölge İSTENMEYEN SORUMLULUKLAR! Ufff bunaldınız ama ya böyle angaryalar yapmaktannn… Daha iyi birşey bulabileceğinize ikna olsanız, caart diye evkaftaki memuriyetinizden istifa etmeye, önem verdiğiniz şeyler ya da konfor alanınız adına kaygı duymasanız, hayatınızdaki tatminkar olmayan beraberliklere mesafe almaya gönüllü bir kıvamdasınız. Daha fazla geri çekilmek istemiyor ama nasıl ileri gidebileceğinizin de formülünü kuramıyorsunuz. Mesele şu ki; RAHATINIZA FAZLASIYLA DÜŞKÜNSÜNÜZ SİZ! Hem rahatınıza geldiği için hayatınıza tatminkar olacak bir yön vermeye uğraşmıyor, hem de istenmedik koşullar içine sıkışıp kalınca şikayetçi oluyorsunuz. Bu karmaşayı yaşamak yerine hayatınızın sorumluluğunu bile isteye alın olsun bitsin 😉 Haa, eğer gerçekten bu aralar kaçılacak bir yer yoksa, o zaman varolan koşullar içinde yaptığınız şeylerin hakkını verin. Sonuçta iyi yapmış olmak da her zaman kendi içinde bir tatmindir.

AKREP ve YÜKSELEN AKREP: Bu Dolunay’da üstünüze düşen gölge GÜVEN BUNALIMI! İletişim konusunda ketum olmayı seversiniz… Bu size hep daha güvenli gelir. Ama bu defa fazla ketum olmanız size ”zaten çok fazla duyulmayan” güveni de dipten sarsabilir… Ya da birileri size fazla güven vermeyen bir şekilde davranıp aklınızı alabilir :))) Ve siz günün sonunda derdinizi anlatamayan ya da iyi bir şeyler duymaya çok ihtiyacınız olsa da karşınızdakilerden tepki alamayan bir halde kalabilirsiniz. Sizin güven konusunda bu kadar takıntılı olmanıza rağmen kimse ile açık ve sağlıklı bir iletişim kuramıyor olmanızın altında yatan neden, kendinize güvenmemenizdir… Ya saklar, ya da saklanan bir şeyler bulmaya çalışırsınız. Dünya sizin istediğiniz gibi dönmedi diye de cinayet kıvamına gelirsiniz… Yaw anacım yeter ha yeter :))) Üzdüyseniz inkar etmeyin kabul edin. Kıvırmak çok fena bişi… Sizi üzdülerse de, bunun beklentilerinizle ilgili olduğunu fark edin. ONLAR TAM SİZİN İSTEDİĞİNİZ GİBİ OLMAYACAKLAR NOKTA. Şimdi siz küçük kıyametinizi bir yana bırakın da, ortada bir uzlaşma zemini olup olmadığına bakın…

YAY ve YÜKSELEN YAY: Bu Dolunay’da üstünüze düşen gölge MAHRUMİYET KORKUSU! Bir şeyleri elde edebilmek için, karşılığında ederinden fazlasını verme eğilimi içindesiniz yine… Ya bu fırsat kaçarsa, ya bu müşteri giderse, ya bu yaz da böyle geçerse, ya bu aşk biterse, ya o başkasının olursa… diyerek kendinizi yiyip bitirmek üzeresiniz. Oysa Jüpiter yakında dost Aslan’a girecek ve siz umduğunuzdan daha geniş ufuklar da olabileceğini görecek, yeni planlar yapmaya başlayacaksınız. Fakat şimdi KENDİNİZE SINIR KOYMA ZAMANI. Eğer sizden beklenenler boyunuzu aşıyorsa YAPAMAM deyin. Belki o zaman karşınızdakiler beklentiyi azaltır. Eğer bir şeyin içi boşaldıysa doldurmaya çalışmayın. Belki dolması gereken başka kap ya da boşlukta bir keramet vardır. Faizi yüksek ise borç almayın! Belki olanla geçinmenin mümkünü vardır. Seksi bir uyuşturucu gibi kullanmayı bırakın. Hayatınızdaki bedenler çoğaldıkça dokunmanın değeri azalır… Bazen yalnız olmanın bir asaleti vardır. Ve en önemlisi hayatınıza bakıp bakıp, ne kadar boş olduğundan şikayet etmeyi, etrafınızdan geçen üstünüzden uçan herşeye saldırmayı bırakın 😉 Canınız kıymetli bir şey yapmak istiyorsa, elinizin altında bekleyen bir şey daima vardır…

OĞLAK ve YÜKSELEN OĞLAK: Bu Dolunay’da üstünüze düşen gölge SEVGİSİZ KALMA KORKUSU! Dünyanın merkezinde ÖTEKİLER var… Gölgesinde ise Oğlaklar! Ve etrafınızdakilerin hepsi talepkar, içten pazarlıklı, bencil, zalim ve sevgisiz… ANATEMAMIZ; ”Oğlak yardıma ihtiyacı varmış gibi görünen birilerini bulmuş, hiç bir masraftan kaçınmayarak onları mutlu, sıcak, güvende ve tok tutmuş, böylece onların sevgisini garantiye alabileceğini sanmıştır. Sonra da karşısındaki uslu davranmayınca, feci halde kırılmıştır.” Yaw allasen bu kaçıncı kırık saz hikayesidir 🙂 Bu senaryo eşitler ilişkisi değil, ebeveyn-çocuk modeli ilişkidir. Eğer dengeli bir ilişki istiyorsanız size çok muhtaç olanları beslemek ve sonra da karşılığını beklemek hiç iyi bir yol değildir. İnsanlarla ilişkiye girerken sevgi ihtiyaçlarına değil, sevgi verebilme yeteneklerine bakmalısınız… Beklentilerinizi kendi verdiklerinize değil, karşınızdakinin kapasitesine göre ayarlamalı ve ilişki mesafesini de buna göre belirlemelisiniz. Ama en önemlisi siz derininizdeki sevgi açlığı ve sevilmeyi hak etmeme korkusu ile aranızdaki meseleyi, başka insanlarla aranızdaki bir mesele olmaktan çıkartmalısınız!

KOVA ve YÜKSELEN KOVA: Bu Dolunay’da üstünüze düşen gölge KİMSEYİ MEMNUN EDEMEME KAYGISI! Ya kardeşim tamam şefkatli ve anlayışlı olurum, getirin zıbınınızı da bağlarım dediniz de… Bunlar da çok mu fazla şey bekliyor ne :)))) Hani sanki naapsanız yetmeyecek gibi bir hal var! Acaba siz, normal performansınızın yeterli olmayacağı korkusuyla fazla söz verip, gereksiz bir beklenti mi oluşturunuz? Tabi beklenti yüksek olunca verdiğiniz emek ve ortaya koyduğunuz gayret azmış gibi görünüyor ve siz tüm iyiniyetinizle bunalıyorsunuz :))) Bi dakka yaw… Yoksa kendisinden beklentisi çok olan siz misiniz? Kendinize biçtiğiniz yüksek standartlar altında ezilip, etrafınızdakilere de alınganlık ediyor, pimpirikliğiniz yüzünden oluşan iç memnuniyetsizliğini karşınızdakilerden gelen bir duygu zannediyor, sürekli kaygılı ve gergin olduğunuz için kimseye yanınıza sokulup omzunuzu sıvazlama şansı vermiyor olabilir misiniz :)))) İLAHİ KOVACIMLAR YAAA :))))

BALIK ve YÜKSELEN BALIK: Bu Dolunay’da üstünüze düşen gölge ABARTMA EĞİLİMİ! Sevgi böceği, umut kelebeği, şefkat pınarı, iyilik meleği, yaz haylazı, gönül hırsızı gibi ”olumlu ya da keyifli” görünen ama ”dozu iyi ayarlanmamış” hallere eğiliminiz artmış durumda :)))) Niye mi… Eh çünki rahat Balık’a batar! Siz herkesin ”işkence” olarak göreceği hallerde serin ve sakin salınır, başkasına göre ”huzur” sayılacak durumlarda ise bunalırsınız. Etrafta katlanılması gereken bir drama, çözümlenmesi gereken bir sorun yoksa, gidip bir tane bulmanız ve ”laylaylom” rahatlığıyla kendinizi çok deriiiin ve karmaşııık birşeylere sokmanız adettendir :))) Ya da bu aralar başınızı belaya sokmayı abartmış, etrafınızdaki baskıdan ve nefessiz kalma hissinden siz dahi bunalmış olabilirsiniz! Eh o zaman mümkünse bir ara alma, bir nefeslenme, biraz huzur ve umut verici işlerle uğraşma, ya da sadece tatlı tatlı tembellik etme kartını kullanın 😉 Azcık normal insan olmak ve kabul edilebilir sınırlar içinde kalmak, herkese iyi gelir… Yeter ki siz bunu da bir Brezilya Dizisine çevirmeyin!

0 Yorum

  1. Arzu Candoğan

    Sıkı, sert olmuş… Bir başak bu tokatla kendine gelmezse, başka türlü de iflah olmaz galiba sanırsam. Gökyüzünden yeryüzünde yaşayan faniler bu kadar net nasıl görülüyor Canım yaaa. Bu nasıl bir bakış, bu nasıl bir görüş ve nasıl bir yorumlayıştır, Emeğine yüreğine sağlık. Sayende neden böyleyim artık anlıyorum ve yalnız değilim ve farkına varabildiklerimi kabul edip, teslimiyeti ve güveni ( hala zorlansamda) öğreniyorum… İyi ki varız…

    1. İyi ki varız 🙂

  2. Ebru

    yazılarınızı ve sizi tanımaktan mutluluk duyuyorum, paylaştıklarınız için teşekkürler, sevgiler

  3. Berna

    Eyyy usta kalem 🙂
    Cok fena vurdun gene beni…
    Aklına, kalemine, yüreğine gani gani saglık dilerim…
    Kocaman öpücükler
    Berna

  4. Hande

    hiç bu kadar saçma astoloji yorumları okumamıştım, sakız falı gibi yazılmış…

    1. :))))) Allah razı olsun beni durumuma uyandırdığınız için
      Kolaylıklar dilerim…

  5. H.Beyza
  6. H.Beyza

    Benim kafa budur 🙂 herhalde deliriyorum :)))

  7. DERYA

    ” Yaw allasen bu kaçıncı kırık saz hikayesidir 🙂 harikasınn 🙂

  8. scorpio

    Junocum,tesbih coktan koptu ve dagildi,artik uzlasmak sözkonusu bile degil,denedimde ordan biliyorum 🙂 artik önümüzdeki maclarda daha aklıselim oynıycaz,ben cok degistim su son bi yıldır,valla bak 🙂

  9. 963852741

    sendeledim bi an ama bu şokla bi kendime gelirim inşallah.En acımasız oğlak mı giye düşünürken diğer yorumlara bakınca içim rahatladı 😀

    1. :)))) BEN KENDİM OĞLAKIM YAW
      Elbette herkeslere acımasız davrandım!

  10. Alev

    Sevgili Juno, ciddi anlamda ağzım açık kaldı, oğlak- balık-başak ve yengeçten ibaret olarak; babamdan duymaya ihtiyacım olan uyarılar buldum yazında… Ne mutlu ki biraz yol almış ve son bir yılda söylediklerinden bir kaçını zaten halledebilmişim tek başıma :)) Takılmıştım bazı noktalarda… çok teşekkür ederim. iyi ki bu işi yapıyorsun 🙂

  11. hulish

    Ayyy junom.,yükselen kova olarak valla çok beklentim yok ,ben herkes mutlu olsun diye koştururken ayy bu kızcağız çok yoruldu bir kahve yapalım deseler mayışıp kalıcam …işte o kadar …ağzına ,yüreğine sağlık. umarım hepimiz kolayca ışığımızı görüp çabucak atlatırız 😉 cansın sen junom benim :))))

  12. bulut

    Tatliiiiiiiiiiiiim junoooooooo:-):-)
    Kova / akrep olan ben:-)
    Beta konumundan Alfa konumuna gecmeyi sectim! Veee bide kendime guvenmeyi seciyorum!
    Islem tamm;)

    OLAĞANÜSTÜ! ! guzel bir anlatimla yazilmis….
    Diyecek cok sey var.. aslinda soyliyecek bisey yok…
    Herseyi net yazmissin insanin kendinde goremedigi gorsede inkar ettigi kendine konduramadigi ya da ustune alinmadigi bi cok sey.. Kendi secimiyle,kendine gozlerini kapattigi yerde isik yaktigin icin tesekkurler..

    Sevgiyle:-)

  13. Süpersin Juno! Yengeç olarak sınırlarımı keşfe karar verdim ve doğum günümde paraşütle uçaktan atlayacağım :))))) Hep rüyalarımda kanatsız kuş gibi uçarım. Bakalım gerçekte nasılmış. 45 saniye kadar serbest dalış. Sonra paraşüt açılır. Offff müthiş olacak. Sevgiler.

  14. sibel

    Şimdi okudum ve okur okumaz yüreğim cızzzz etti sert ama çok doğru gerçeği söylemişsin .Ben şımarıklığımın kurbanıyım ve çok çok üzgünüm çok pişmanım ama yaptım şımarıklık.Düzelicekmiyim dipten çıkabilecekmiyim…..bir daha şımarmıyacağım söz RABBİM..İyiki varsın junom….

  15. güneş

    Bu kadar vahim bir durum, ancak bu kadar tatlı ifade edilebilir. Gerçekten de bu günlerde bana heyecan veren şeyler acayip cısss. Gölge beni çekerken, ışığa doğru koşmaktan da yoruldum çok. Neyse ki yazdıkların bana enerji veriyor. Koşmaya devam yani. Sevgiler…

  16. tekir

    Yükselenim başak burcum oğlak ne yapayım gidip bonzai içip sahilden sulara mı atayım kendimi? ;)))

    1. Bonzai neyy :)))

  17. Gönül

    Sevgili Juno burçlar tamam da,tam da güney ay düğümünde parlayan dolunayın izahı nedir?

Alev için bir cevap yazınCevabı iptal et

Arşiv

Kategoriler

Juno - Kendi Halinde Bir Yıldız Gözlemcisi sitesinden daha fazla şey keşfedin

Okumaya devam etmek ve tüm arşive erişim kazanmak için hemen abone olun.

Okumaya devam et