Lilith Venüse Kare Ya … HER PAKET KIRILACAK EŞYA :)

Sevgili ÖZDEĞER problemlerimiz diye yazmıştım daha önce… Dün yazdığım YOD da etkisini zaten ay sonuna kadar sürdürüyor. Yani acı bedenlerimizle yüzleşmeler dolu dizgin. Ama bu aralar özellikle ön plana çıkabilecek bir konu var; İkizler’deki eserekli Lilith Balık’taki melodramatik Venüs’e kare… Lilith’in çenesi dursa kafası durmuyor. Vıdı vıdı yiyor Venüsü; ”Bak ne dedi sana! Bak yazcaktı yazmadı… Yapcaktı yapmadı! Seni hiçe sayıyor. Bak yan baktı, eli tersten kalktı! Ay önüne geçti seni saymıyor! Yok yol verdi, küçük görüyor, acıyor…” Yani kimse Lilith’e yaranamıyor… Zavallı Venüs de zaten hayal kişisi… Beklentileri uzay kadar. Ama bir tanesi olmadı mı dokunsalar ağlasam diye bahaneye bakıyor. Lilith onu doldurdukça, gözler sel burun HorHor Çeşmesi… MUAYYEN DÖNEMDEYİZ VESSELAM 🙂

Şaka bir yana bunun adı; kendi değerimizden, hoşlanılabilir, kabul gören, huzur ve keyif duymayı hak eden biri olduğumuzdan şüpheye düşmek, ya da etrafımızda olup biten herşeye aşırı bir hassasiyetle yaklaşıp alıngan, gergin bir ruh haline bürünmek ve kendimizi ihmal edilmiş, hak ettiklerinden mahrum bırakılmış, zavallı, buyüzden de biraz hırçın ve küskün hissetmek eğilimi…

Ama bu da lazım… Yani bu tepkiler bizi asında ne yaşadığımızı ve kim olduğumuzu sorgulamaya sevkediyor… Ya hırsımızı başkasından çıkartıp hırlayacaz ve önce gözümüz sonra da yüzümüz kararacak… Ya da karalar bağlayıp dünyaya küsecez ama hayat bizi illaki dürtüp, neyin ne olduğunu düşünmeye zorlayacak. Sonuçta, bir biçimde bastırmamamız ya da sağa solu kirletircesine fışkırtmamamız, bunun yerine kendi içimizde çözümlememiz gereken kırılganlıklarımızı masaya yatıracağız.

Bunu tetikleyecek bir gelişme daha var; JUNO KOVA’ya giriyor… Juno’ya partner diye bakarsanız, bu ara partnerlerimizle ilişkilerimiz duygusaldan ziyade çözümleyici olacak demekte yarar var. Ama kendi bedenimizle ve nefsimizle ilişkimiz diye bakarsak o zaman bedenimize dair taşıdığımız duyguları farketmek ve onarmak, nefs meselelerimize duygusal değil çözümleyici bir gözle bakmak zamanı. Ya, hastayım şu göklere 🙂 Nasıl da herşey birbirini tamamlarcasına dizilime geçiyor…

Bu gece Ay Boğaya girecek ve Juno’ya KARE yapacak! Bugünden başlayarak, yarın ve öbür gün accayip tedirgin olabiliriz fiziksel durumumuz, görüntümüz ya da sağlığımız konusunda. Ya da kendimizi alenen aşağılanmış ve incitilmiş hissetmeye fazlasıyla yatkınlık gösterebiliriz…

Ama bilin ki, bu bir illüzyon!

Elbette karşımıza saldırgan, kırıcı, edepsiz, zerafetten yoksun, ya da incitebilecek birşey yaptığını farketmeyen insanlar çıkacak… Yani bir vesile olacak ki, FARK EDELİM durumumuzu…

Siz siz olun, size en hoşlanmadığınız şekilde davranan biri olunca, bunun bir AYNA olduğunu unutmayın Dostlar! YOD’u hatırlayın… Sadece parmak basıyor, sadece vesile oluyor… HATTA, belki de yanlış anlıyoruz onu!

Zaten önemli olan diğerlerinin yaptıkları değil, BİZİZ! Bizim algılarımız ve tepkilerimiz… Bir ömür geçiyor bunu anlamak için. BİN ömür de geçer anlamadıkça… Ve biz hep acı çekmeye devam ederiz. Biz kendi incinebilirliğimizin ardındaki nedenleri çözüp geçirmedikçe, daha çoook kırılır ve çok da kırarız! Zira can havliyle karşılık veren ne kadar can yaktığını asla bilmez… Ömürlük acıyı bir hamlede çıkartır her aynadan 😉

Billie HOLIDAY söylüyor Good Morning Heartache – Günaydın Hüzün 🙂

[youtube=http://www.youtube.com/watch?v=1zAB-WOpQEI]