VENÜS SATÜRN KARESİ – Ya Sal Gitsin Ya da Öl Bitsin!

Bugün size 15-20 Eylül tarihleri arasında etkin olacak Venüs – Satürn karesinden bahsetmek istiyorum. Bu yazıyı okumak yerine video olarak seyretmek isterseniz Youtube Kanalımı ziyaret edebilirsiniz. https://www.youtube.com/channel/UCtb12LrldnMwJLc-IFw2Few  ya da sitenin Anasayfasının altında yer alan Instagram linkine girebilir ve IGTV videosu olarak izleyebilirsiniz.

Venüs Akrep Burcu’nda ilerliyor. Bu Venüs’ün en tutturuyom istiyom ve gözüm şu anda hiiiiç bişeyciği görmüyor halidir. Arzu güzeldir ama gözümüzü kör ediyorsa, hayatımızı yönetiyorsa, bizi insanilikten uzaklaştırır.

Sıradan insan ARZU eder, Bilge kişi ise SADECE SEVER. Kimin sözü olduğunu bir türlü bulamadım. Paracelsus da olabilir bir Antik Yunan filozofu da… Burada sevgiyi sadece AŞK gibi düşünmeyin. Hayatta kendimize koyduğumuz her amaca, yöneldiğimiz her konuya, işe, duruma, arzu ya da sevgi ile yaklaşabiliriz.

Venüs Akrep’in temsil ettiği yakıcı arzu yöneldiği her şeyi kontrol etmek ister. Kaygılı ve kendine odaklıdır. Arzu ettiği şeyi kendi gücünü sınadığı bir nesneye dönüştürür. Ne pahasına olursa olsun istediğine ulaşmaya çalışırken bazen kendine bazen de arzu ettiği şeye zarar verecek kadar müdahaleci olduğunu fark edemez. Tutku, kaygı, hırs gibi duygular arttıkça sevgi azalır, kontrol etme çabası artar, tutumlar sertleşir, yıkım kaçınılmaz olur. Kişi istediği sonucu elde etse bile, durumun doğası değişir, dengesizlik ve kaygı daimi bir hal alır.

Biz kontrolcü, kaygılı, müdahaleci, gergin, kasıntılı olduğumuzda doğal akışa engel oluruz. Sevgi ise akışı kolaylaştırıcıdır. Samimi bir sevgi zamanın ve evrenin değerlerine ve dengelerine saygılıdır. Özünde kaygı değil huzur vardır. Bizi sakince gereğini yapmaya ve gerisini zamanın bilgeliğine bırakmaya teşvik eder. Ulaşmak istediği şeyi kendi iradesine mahkum edip, hazır olmadığı bir dönüşüme zorlamaz. O yüzden sevgi büyütür ve güçlendirir. Hem seveni hem sevdiğini güçlendirir. Arzu çabuk semirsin diye tavuğa hormon vermekse, sevgi serbest gezmesine izin vermektir. Birinde kontrol ve çıkar güdüsü, diğerinde ise doğal akışa saygı vardır.

Şimdi Venüs Akrep’te ama birkaç gün boyunca bir de Kova Burcu’nda Retro konumda olan Satürn ile kare de yapacak! İşte ‘’Ya Sal Gitsin Ya Öl Bitsin’’ ikilemi bu… Bu görünüm, bizi yoğun bir arzu, tutku, kontrol ihtiyacı ile yaklaştığımız ama çıkmaza saplanıp kaldığımız ve yola nasıl devam edeceğimizi bilemediğimiz konulara, çözüm getirmek zorunda bırakacak.

Hani bazen bir şeyi çok isteriz ama tam istediğimiz gibi olması imkansızdır. Zaman, zemin ya da istediğimiz şeyin doğası, bizim beklentilerimize uygun değildir. Böylesi bir durumun içinde kalmak bizde aşırı gerilime yol açar… Bunu devam ettirmek, ancak biz olmaktan çıkmak, kendimize ters düşmek ya da açıkça zarar görmek veya zarar vermekle mümkündür. Yani tam bir güç ve direnç mücadelesidir.

Bazen de bir şeyi tam istediğimiz hale getiremediğimiz için ondan tamamen uzak durmaya ya da onu yok etmeye çalışırız. Ama böylesi bir uzaklaşma da sindirilmiş bir seçim olmadığı için bizde kendimize ve baskılanmış arzu nesnemize yönelik bir kızgınlığa yol açar.

İşte arzu ettiğimiz bu kişinin, konumun ya da halin ister içinde ister uzağında olalım, yaşadığımız o çatışma, yıpranmışlık ve kızgınlık hissi hep bizim kontrol ihtiyacımızla ilgilidir. Boyun eğmek ve eğdirmek ikilemleri içinde isek, durumla barış yapmakta, sevgiyle içinde kalmakta ya da huzurla uzaklaşmakta zorluk çekeriz.

İnsan sorunu hep ötekinde görür! Oysa sorun kendi içimizdeki çatışmayı görmeyen gözümüzdedir.

Birkaç gün sürecek olan bu kare açı bizi – kendimize ya da başkalarına yönelik – yoğun ve yakıcı bir kontrol çabası içinde olmanın daha fazla sürdürülebilir bir yanı olmadığı ile yüzleştirecektir. Birilerinin bize böyle bir kontrol güdüsüyle yaklaştığını ve bizim de oyunun içine fazlaca çekildiğimizi görmemiz de mümkündür.

Peki ne yapacağız?

Ya bir şekilde dönüşeceğiz, boşuna direndiğimizi göreceğiz, içimizdeki salıvermekten, açığa çıkartmaktan korktuğumuz şeyi kucaklayacağız… O zaman yaptığımız şeyin gereği neyse bunu utanmadan, kasmadan, kırmadan, dökmeden yani sevgiyle yapacağız… Ya da durumun kendisinde sevgiden, iyilikten, samimiyetten eser kalmadığını kabul edeceğiz. Daha fazla kapışmadan, vuruşmadan, yıpranmadan ve yıpratmadan salıvereceğiz ki her şey hayırlı yolunu, ışıklı yönünü, gerçek yuvasını bulsun.

Sevgi Daim Olsun!