Gönlümüzün VAHŞİ ATLARI’nı SEVGİ ve DİRAYETLE Eğitme Zamanı…

Dün YENİAY enerjisi devreye girdi.  Göğün hali ise ”minareden at beni, in aşağı tut beni” kıvamında…

Uranüs-Pluto karesi Venüs ve Merkür üzerinde baskı yapmakta, Mars Neptün’e kare, Satürn’e de 150 derece açı alıyor, öte yandan Merkür, Satürn ve Chiron ile, Venüs ise Neptün ile üçgen açılar içinde…

Güneş, Kuzey AY Düğümü ile 150 derecelik açı yapıyor; demek ki önümüzdeki günlerin kalitesini bu aralar attığımız adımlar belirleyecek…

Hala İkizler’de olan Ay, bugün Jüpiter ile kavuşumda, yani bugün duygularımız TAVAN yapmış durumda… Yarın  ise aynı AY Yengeç’e girecek ve önce Venüsü, sonra Merkür’ü ziyaret edecek… Yani az önce tanımladığım bütün kareler, zıtlıklar, üçgenler cümbür cemaat harekete geçecek 🙂

MEALİ;

Bu aralar DUYGU ve DAVRANIŞ modellerimizi terbiye etmek ZORUNDAYIZ! Aksi takdirde en iyi niyetlerle davrandığımızı düşünürken zarar görmemiz mümkün…

Heyecanlarımız, heveslerimiz, harekete geçme güdümüz hem kişisel hem sosyal düzlemde TAVAN yapmış durumda… Coşkulu ve talepkar bir ruh hali hakim hayatımıza. Ama isteme ve elde etmek için girişimde bulunma biçimimizi törpülemez, kontrol altında tutmaz, geçmişte yaptığımız hataları tekrarlar ve suçu ”elimde değil Hakim Bey, çok seviyorum” modeli yükselen duygularımıza atmaya filan kalkarsak, gözümüzün yaşına bakacak kimse yok!

Zira yükselen duygu, arzu ve tepkilerimizden yararlanmak için fırsat kollayan insanlar ve durumlar tarafından sınanabiliriz. Ve biz, adabımızı, dengemizi, deneyimlerimizi kullanmazsak, büyük hayal kırıklıkları yaşayabilir, daha mutlu bir gelecek umuduyla tutunduğumuz durum ve insanlardan zarar görebiliriz.

Bize GEREKEN;

– ARZU’yu ve TEPKİ’yi dizginlemek! Kontrollü ve ılımlı olmak

– Sürekli konuşmak yerine, aldığımız cevapları dinlemek ve bir sonraki adımımızı atarken bunları değerlendirmek.

– Durumları, insanları olmalarını istediğimiz ya da olduklarını sandığımız şekilde görmekte ısrar etmemek…

– Alamadığımız cevaplar için zorlamak yerine mesafe almak, tutum değiştirmek, hedef değiştirmek, ya da SORUYU değiştirmek gibi geliştirici ve dönüştürücü yolları denemek.

– EN ÖNEMLİSİ: Etrafımızdan değişmelerini isterken, kendi içimizde değişmekten korkmamak!

Pluto-Uranüs karesi bizi önce yükseklere çıkartıp sonra aşağı atıyor ama aşağıda bizi Satürn-Neptün üçgeninin şifası sımsıkı tutuyor! Biz ona direnmediğimiz ve dünyamızı, ilişkilerimizi, hayatımızı şifalandırmak için önce kendimizi şifalandırmayı, değişimi göze almayı kabul ettiğimiz sürece 🙂

Keyifli bir ROLLING STONES parçasıdır WILD HORSES … Vahşi Atlarımızı sevgiyle eğitebilmemiz ve onların içindeki asil gücü ortaya çıkartabilmemiz dileğiyle…

[youtube=http://www.youtube.com/watch?v=QhwwCWkmYoc]