GAMSIIIIZ Bİ GÜN :)

” Offf 21 hatta 22 Aralık’ı da hasarsız atlattık” diyenlere selam olsun 🙂  Aslında birşeyi atlattığımız filan yok … hayat olduğu gibi acı ve tatlı yüzleriyle bize bizi hatırlatmaya devam ediyor. Bir aydır çevire çevire yazdığım YOD açısı, Uranüs – Pluto karesi, işlerini yapmaya ve hepimizi alıştığımızdan farklı bir  dünyaya uygun hale gelmemiz için yontmaya devam ediyorlar. Ve bu da ”kötü” birşey değil… Hayat bizim hayal ettiğimiz gibi gitmediği zaman da farkedilmesi gereken güzelliklerle dolu. Daha doğrusu ”şeylere”güzellik yükleyen biziz… Güzelliğini takdir etmek arzusuyla baktığımız herşey bize zenginliğini açmak üzere beklemekte… Yeter ki Güneş-Juno  kavuşumunun daha da mümkün hale getirdiği ”saf’lık ve yargısızlık” ile bakalım etrafımıza.

Gelelim bugünün ”gamsıııız” bir gün olmasına 🙂 Yay’daki Venüs ile, İkizler’deki Jüpiter 180 derece açı yapıyorlar. Bu karşıtlık hayattan keyif almaya yönelik arzumuzun ve ‘boşverrr” deme eğilimimizin artmasına neden olur. Aslında hem Venüs hem de Jüpiter Chiron ile kare açılar yaptıkları için, bunun eğilimin temelinde biraz da, acı vardır. Kaldırılması güç acıları, yüreği hafifleten sıradışı tercihlere dümen kırarak biraz hafifletmek ihtiyacı duyabiliriz.

Bu gerçekleri görmezden gelmek ve düşünmekten ziyade sadece kendimizi iyi hissetmek adına biraz da kuralları ve sınırları zorlamak boyutuna varmadığı sürece çok cıss bi durum değil 🙂 Ama benden söylemesi – zaten ödeyemeyeceğim kadar çok borcum var, varsın üstüne bu da konsun; zaten aşk bir yalan, varsın bu gece bir yalan aşkım daha olsun; iki kadeh içtim kafam iyi varsın gecenin kalanı yalan olsun gibi – eğilimler, pusuya yatıp, ortaya çıkmak için bu açıyı beklerler! Bunlar dönüştürücü değil, geçmişte yaşanmış acılara neden olan koşulları bir daha hayatımıza çeken tercihlerdir. Dolayısıyla kaçmak istediğimiz kadere kollarımızı açarak koşar hale gelmemeye özen göstermekte fayda var.

Öte yandan, bu açıyı gerçekten iyi yönde kullanmak da mümkün. Sonuçları üretenin tercihlerimiz ve alışkanlıklarımız olduğunu idrak etmek çok anlamlı  olabilir örneğin … Hep aynı acıları yaşıyorsak bir yerde durup şunu farketmemiz gerekir; acaba benim acı ve mutluluk tarifimde ve beklentilerimde mi bir sorun var?

Bir diğer önemli getirisi şu olabilir bu açının; ”Bana acı veren hayatıma başkalarının çizdiği çerçeveler, başkalarının yaptığı yorumlar, başkalarının değer yargıları ise, acaba bunlara aldırmamayı ve kendi değerlerimi farkedip onlara  sahip çıkmayı öğrenmem mi gerekiyor?” diyebilir ve bu güne dek göstermekte zorlandığımız bir cesaret örneği sergileyebilir, hayatımızda yepyeni bir pencere açabiliriz bugün. Gamsız… sade … kendinden hoşnut 🙂

Souad Massi’den Ghir Enta ile bitirelim bu yazıyı ve güne onun tatlı ritmiyle çarpsın kalbimiz – Sadece Seni Seviyorum demiş … Sadece Kendimizi Sevsek  AMA GERÇEKTEN SEVSEK YETERDİ … O zaman ne ne müsrif, ne pinti, ne kıskanç, ne kurban, ne hain, ne yüzsüz, ne zalim, ne muhtaç, ne korkak, ne aptal, ne de çaresiz olmazdık!

Güzel Hafta Sonları Herkese…

Souad Massi Ghir Enta