6 Mart 2019, BALIK Burcu'ndaki YENİAY'ın Burçlara Etkisi…

6 Mart 2019 günü, istanbul’a göre saat 19:05 de YENİAY adını verdiğimiz Güneş – AY Kavuşumu tam halini alacak. Genel yorumda 6 Mart 2019, BALIK Burcu’nda YENİAY; SIZI’yı İÇGÖRÜ’ye Dönüştürme Zamanı… şöyle demiştik:
”Bu YENİAY, kökü epeyce derinlere gömülmüş ve onunla yaşamaya katlanabilmemiz için kat kat zırhlara bürünmüş bir sızıyı açığa çıkartacak. Bizi içten içe hem KIRILGAN hem de HIRÇIN YAPANIN ne olduğunu bulacağız.”
BURÇ ve YÜKSELEN BURÇ için yorumlara gelince;
KOÇ veya Yükselen KOÇ : Dönemeçleri ve yol ayrımlarını derinden hissedeceğiniz bir YENİAY bu… Bir yolculuğun, bir anlaşmanın, bir ilişkinin, bir yaşam düzeninin çemberi kapanıyor. Kendinizi nasıl hissettiğinize dikkat edin; yorgun, tükenmiş, hüzünlü, incinmiş, bıkkın, pişman… Bazı şeylerin bitmesini ya da eskisi gibi olmamasını, eski tadı vermemesini, içinin boşalmasını kaldıramadığınızı ya da bitişlerin size kendinizi hayatınınız içiniz boşalmış gibi hissettirdiğini fark edebilirsiniz. Eğer sadece sizin istediğiniz gibi olmadı diye hayatınızda tutulması imkansız bir durumun ya da ilişkinin peşini kovalıyorsanız, bu ”tutturuyom istiyom!” modundan çıkın 😉 Kaybetmek size kendinizi hiçleşmiş, yenilmiş gibi hissettirmesin. Zira her dans iki kişiliktir ve karşınızdakinin seçimleri, eğilimleri, zaafları ya da korkuları, siz başka türlü olmasını istiyorsunuz diye düzelmez. Yani dansı sürdürseniz de performans tekler! Başkalarının müdahale edilemeyen durumlarına bağlı bitişleri KİŞİSEL BAŞARISIZLIK olarak almayın. Yok bazı ilişkilerin sarpa sarmasına ya da bazı süreçlerin tükenmesine neden olan sizin arızalarınız, sizin kendinizi iyi hissetmek ya da istediğinizi almak için hoyrat veya duyarsız davranmış olmanızsa, bunun üzerinde biraz düşünün… Hep kazanan olmayı istemek sonunda kaybetmeye neden oluyorsa, ne için durumları ve insanları kırılma noktasına kadar esnemeye zorladığınızı kendinize bir daha sorun 🙂 Bunların hiçbiri değilse ama ilişkilerde sorun varsa, bunları samanaltı etmemeye, yok saymamaya, sorunları yapıcı bir şekilde ortaya koymaya, kendinizi onların altında ezilmiş ve yokolmuş hissedene kadar öylece durmamaya dikkat edin!
BOĞA veya Yükselen BOĞA : Ufukta bir takım hoş ihtimaller, bazı teklifler, iş hayatınız veya duygusal yaşamla ilgili bazı heyecan verici kıpırdanmalar olabilir 🙂 Lakin sizin içinizde bir kırgınlık, açıklanması zor bir isteksizlik ya da bir korku var! Sanki bir eşiktesiniz ve onu geçseniz rahat edeceksiniz… Ama o eşiği geçmek geçmişte yaptığınız tercihler, benimsediğiniz tutumlar, kendinizi alıştırdığınız hayat biçimleri, kendinizi inandırdığınız kurgular ile öyle bir ters düşecek ki, içiniz bunu bir türlü almıyor. ”Eskiden şöyle yaptım ama artık böyle de yapabilirim. Zira aslında kaybedeceğim bir şey yok” ya da ”Şunu kabul etmeye artık hazırım. Hem zaten kabul etmesem de her şeyin eskisi gibi olmasına imkan yok” belki de ”Bunca zamandır kendimi inandırdığım şeyleri ben sorgulamasam da hayat beni başka bir perspektife ve başka bir duruşa doğru itiyor” dememek için ne gerekiyorsa yapıyorsunuz :))) Boğa’nın inadı meşhurdur ve istemediği durumlara hareketsiz kalarak tepki gösterir. Ama bütün işaretler hareketsiz kalırsanız ya da değişimi reddederseniz, geçmişte yaşanmış acıların birebir tekrar edeceğini açıkça gösteriyor. Sırf alıştığınız için aynı acı elbiselerini bir daha giymeyin… Kendinize başlamakta olan bir BAHAR için şans verin.
İKİZLER veya Yükselen İKİZLER : İş hayatınızla, sosyal konumunuz veya sorumluluklarınızla ilgili yapılması gereken bazı tercihler sizi bekliyor… Önünüzde bazı anlaşma imkanları ya da size yönelik bazı beklentiler olabilir. Bunları değerlendirirken lütfen daha önce sıkıntı yaratmış olan konuları dikkatle gözden geçirin. Kimler ya da nasıl kişiler/ kurumlar size sorun çıkartmıştı? Hangi koşullar sonradan zora girmenize neden olmuştu? Hangi davranış biçiminiz karşınızdakilerde tepkiye neden olmuştu? Siz bu teklifin gerektirdiği görev ya da zorunlulukların ne kadarını taşımaya hazırsınız? Hareket olsun diye olmayacak duaya amin demeyin! Ama önce çok dua edip bir şeyi olduruyor, sonra belli bir şekilde davranıp açacak çiçeği solduruyorsanız, kendinize neden böyle yaptığınızı sorun 🙂 Baş edilemeyecek şeyleri sırf yapamamak fikri sizi tedirgin ettiği için kabul etmeyin. Ya da bazı görüşmeler, bazı bağlantılar kendiliğinden sallantıya giriyorsa, hiç zorlamayın. Ama rahatça baş edebileceğiniz durumları tutarsız, odaksız, sorumsuz, ya da huzursuz davrandığınız için itinayla siz zora sokuyorsanız, kendinizle derin bir konuşma yapmanızın zamanıdır! Yok eğer bir başlangıcın değil bir bitişin, bir kontratın sonlanmasının eşiğindeyseniz, o zaman olayları bu noktaya getirenin ne olduğu hakkında samimi bir iç gözlem yapın. Konuyu keşkeler veya bahaneler ile bulandırmayın ki bir daha sefere aynı sıkıntılar yaşanmasın 😉
YENGEÇ veya Yükselen YENGEÇ : Ya uzun mesafeli bağlar kurulmasına neden olan bir görüşme, ya akademik bir bağlantı, ya bir seyahat, ya da bir taşınma veya ayrılık var gündeminizde… Buraya kadar herşey iyi… İyi de sizin içiniz neden buruk 🙂 Arkanızda bırakacaklarınız mı tedirgin ediyor sizi? Belirsizlik mi? İpine tutunacağınız kişilere mi güvenmiyorsunuz yoksa kendinize mi? Kaybetme korkuları, gerilimler, her türlü felaket senaryosu yine güzel başınıza üşüştü ve kalbinizi mi sıkıştırıyor? Yavrum evladım, ben size nasıl anlatayım bilmem ki… Hayatı öngöremezsiniz! Yani her zaman beklenmedik bir şeyler olur. Ve insan bu beklenmedik durumlar karşısında kendini geliştirir, öğrenir, hatta daha önce kullanmadığı bazı yeteneklerini keşfeder. Yani aslında belirsizlik insanı güçlendirir. Ama sizin belirsizlik karşısındaki standart tepkiniz en kötüsünü düşünüp ona göre davranmak ve hatta gerginliğinizle bütün iletişimlerin elektriğini bozmak… Olanları değiştiremez, olacakların da sizin kontrolünüzde olmayan kısımlarını belirleyemezsiniz. Kaygıdan kilitlenmek veya her değişikliğe direnmek yerine sakin ve özgüvenli durun olaylar karşısında… Özgüven sahibi olmayı; diklenmek, dikenlenmek ya da vırvırvırvırvır edip herkesin sizin sorun olarak gördüğünüz şeyleri hayatının merkezine koymasını talep etmek olarak görmeyin. Güvenmeniz gerekmeyen insanlara değil kendinize güvenin. Gerekiyorsa kendi kararlarınızı almayı, ayrışmayı, uzaklaşmayı becerin. Olumsuz ihtimalleri görmezden gelmeyin ama kararlarınızı verirken eskiden düştüğünüz hatalara düşmekten ve sırf kaybetme korkularınız yüzünden abuk sabuk şeylere tutunmaktan kaçının.
ASLAN veya Yükselen ASLAN : Ohhhooo yine sönmüş yangınların küllerini karıştırmaya başlamış Haşmetmeap :))) Yafrum… Tamam gurur murur tavan ve kaybetmeyi kabul etmek ölüm gibi bir şey anlıyorum! Ama sizin de canınızı yakan bir ilişkiyi yeniden tetiklemek, ya da bitmiş gitmiş bir kavgayı yeniden gündeme getirmek kimseye fayda sağlamaz. ”Ben aynı ateşte bir daha yanmak istiyorum! Belki bu defa sağ çıkarım… Zaten büyüyünce Aslan değil Zümrüdüanka olacam!” filan bunlar bildiğin tırışkadan drama 😉 Maya tutmamış bağları ne aşkta ne işte bir daha bağlamaya çalışmayın. Zira aynı tutku oyunları, aynı ayak oyunları, aynı savaşlar, aynı kayıplar, boşuna size zaman ve kan kaybettiriyor. Bir ortaklık ya da bir aşk ilişkisi bitiyorsa, hele de mahkemeli filan işleriniz varsa, aklısınızı başısınıza alıp da davranın. Daha fazla zarara girmeyin! Sizi zora sokmuş bir ortaklık varsa, her şeyi kurtaramıyorsanız bile olabildiği kadarını alıp yolunuza devam edin. Kaybedilmiş olduğu kesin olan ve geri döndürülmesi mümkün olmayanlar için anlamsız gerilimler yaratmayın. Eğer saçma sapan bir yatırım yapmak, hele de bunu bir ortakla yapmak niyetindeyseniz, eşeğinizi sağlam kazığa bağladığınızdan ve sonradan eşeğin kendisi durumuna düşmeyeceğinizden çok ama çok emin olun. Eğer baştan zarar olduğu belli olan, size sadece sıkıntı getireceği üstünde yazan birileri ile yatağa girmek üzereyseniz durun, zaten girdiyseniz de bari bir daha aynı haltı yemeyin 🙂 Valla çok açık konuştum zira başka türlü denileni anlamıyor sizin yeleli başınız! Yok ilişkileri ve ortaklıkları bitiren insan seçimleriniz değil de sizin tutumlarınızsa, o zaman da kendinizi sabote etmeye neden bu kadar meraklı olduğunuzu artık bir zahmet çözümleyin… Belki her şey bir gün bir şekilde biter ama güzel olan hiç bir şey bitmek üzere başlamaz. Ameliyatlık durumlarınız veya tedavileriniz varsa da, lütfen savsaklamayın! Bedeninizle ilişkinizi baştan düzenlemeniz gerektiği için küsüp kızmayın 😉 Gençlik bir ara biter ya da sağlık bazen bozulur. Ama hayat devam eder 🙂
BAŞAK veya Yükselen BAŞAK : Hani bir şarkı vardı ”Kimler geldi kimler geçti…” Şu aralar fonda hep bu çalıyor 🙂 Geçmişin hesaplaşmalarını bambaşka bir gözle yaptığınız bir zamandasınız. Eski aşklar, eski ortaklıklar, yol arkadaşlıkları hatta geçmişte bulunduğunuz yerler ve kurduğunuz tüm bağlar, film şeridi gibi geçiyor kalbinizden… Bu insanlar ve mekanlarla ilişki kurma şeklinizi, o bağlantılardaki duruşunuzu, size yapılanları, o zamanki algılarınızı, verdiğiniz tepkileri sorguluyorsunuz. O zamanlar önemsediğiniz bazı şeyler, belki şimdi anlamsız geliyor… Eskiden göremediğiniz ya da doğru yere koyamadığınız detayları ise belki şimdi fark ediyorsunuz. O zaman size çok acı vermiş olan şeylerin neden öyle olduğunu, nasıl o hale geldiğini, bazı şeylere neden izin verdiğinizi ya da bazı şeyleri neden o hale bizzat sizin getirdiğinizi tekrar tekrar düşünmek ve bir zamanlar bir şekilde kapattığınız hesabı yeniden görmek istiyorsunuz.  Evet zaman geçti ve siz değiştiniz… Belki şimdiki aklınız olsaydı o zaman öyle davranmaz ya da size öyle davranıldığında aynı cevabı vermez, kurduğunuz bağları daha farklı yönetir daha farklı mesafe ayarları yapardınız. Pişman ya da kızgın mısınız? Olmayın 🙂 Zira unutmayın ki o yaşadıklarınız olmasa siz de bugün olduğunuz insan olamazdınız. bazı dersler uzun tekrarlarla öğrenilir. Yeter ki ders almış olun. Yeter ki aynı tip sorunlar,  aynı tür insanlar, ya da aynı seçimler ile karşı karşıya geldiğinizde aynı şekilde davranmayın. İnsanlar, olaylar ve en önemlisi kendiniz hakkındaki önyargılarınızı bir yana bırakın. Dünün doğrusunun bugünün yanlışı olduğunu ve yarın gerçeğin daha farklı bir yüzünün de ortaya çıkacağını, dolayısıyla mutlak bir doğruluk, mutlak bir haklılık, değişmeyen bir yargı, dönüşmeyen hiç bir bağ olmadığını kabul edin 🙂 Çözülenleri bağlamaya, tutmayan bağları tutturmaya, sizi ayakta tutan bağları ise yok yere koparmaya çalışmayın.
TERAZİ veya Yükselen TERAZİ : Bir iş anlaşması yapmak, yeni bir düzen kurmak, ya da var olan düzende veya ilişkilerde bazı değişiklikler yapmak üzeresiniz… Ama işte içinize sinmeyen bir yan var! Tek önemsemeniz gereken hiç bir şeyi görmezden gelmemek. Herşeyi ve herkesi olduğu gibi görüp, olduğu gibi alın ve kendi davranış stratejinizi gerçekçi bir şekilde belirleyin. O zaman değiştiremediğiniz ya da düzeltemediğiniz bir durumu olabilecek en makul şekilde yönetirsiniz. Geçmişte bir türlü yoluna girmemiş bir iş anlaşması ya da bir türlü oturmamış bir iş bu aralar gündeminize tekrar gelebilir. O zaman bu defa düzgün olsun diye eski hatalarınızı tekrarlamadan kolları sıvayın. Eğer ihmal ettiğiniz işler, bozulmasına sebep olduğunuz ya da göz yumduğunuz bağlar varsa, onları savsaklamayın… Gereğini  yapın! Zira arkada bıraktığınızı sandığınız her yarım iş ve hakkı verilmemiş her ilişki, bir şekilde hayalet olup arkanızdan gelir 😉 Eğer halletmeniz gereken sıkıcı hukuki prosedürler, bitirilmesi gereken tamiratlar, toplanması gereken odalar, ya da ertelenmiş sağlık kontrolleri varsa, lütfen bu aralar hepsini tamamlayın. Karıştırınca kötü bir şey çıkacak, canım sıkılacak, elim tozlanacak diye korkmayın :))) Hayat sizin hayatınız ve onu sizden başka hiç kimse yoluna koymayacak. Eğer olmayacağı belli olan ilişkiler, yürümeyeceği belli olan ortaklıklar, bir türlü bekleneni vermeyen işler varsa da, onları bir şekilde süründürmekten vazgeçin! Tutunacak yeni dal bulamadığınız için altınızdaki kırılmış dalı yapıştırmaya çalışmayın… Bir defa da kendi kanatlarınıza güvenip UÇUN KARDEŞİM UÇUN 🙂
AKREP veya Yükselen AKREP : Mutlu olmakla ilgili tutumunuzu sorgulatacak bu YENİAY size… İster ilişkilerde ister iş hayatında ister yaratıcılık ve enerji sergilemek gereken herhangi bir alanda sizi neyin heyecanlandırdığı ve gayrete getirdiği hakkında düşüneceksiniz. Buna karşınıza çıkan yeni bir ihtimal de sebep olabilir, bir türlü hayata geçirilemeyen bir heves ya da bir türlü yolunda gitmeyen bir ilişki de… Sanki derinde bir yara var ve o bir türlü iyileşmiyor! Siz o acıyı yaşamış olmakla bir türlü barışamıyorsunuz. O yüzden her güzel şeyin içinde bir ölüm kalım kavgası tadı var… O yüzden kendinizi hep yeni yaralar açacak ihtimaller, hep riski yüksek girişimlerle sınıyorsunuz. Eh sürekli acının peşinde olunca mutlu olmak da pek mümkün olmuyor 😉 Zaten iyi giden işleri, projeleri veya ilişkileri ise fazlasıyla kuşkucu bir gözle değerlendiriyor, ya da ”bakalım şöyle yapsam yine bozulmadan kalacak mı?” diye sabote ediyorsunuz. Yani mutluluk ve coşku uyandırması beklenen olaylar ve insanlar da bir süre sonra size yaranamıyor ve dayanamıyorlar. Böylece siz iç rahatlığıyla mutsuz ve doyumsuz olmayı beceriyor, hayatın sizi yalan yere umutlandırıp sonra da hayal kırıklığına uğratmasına izin vermemiş oluyorsunuz 😉 Ama ben yine de söyleyeyim; eğer bu YENİAY’da yine belanızı bulmaya niyetlenir ya da çözümü, çareyi, şifayı çöpe atarsanız, suç sizden başka kimsede olmayacak!  Bu arada sağlığınızı da ihmal etmeyin… Özellikle endokrin değerlerinizle veya üreme organlarınızla ilgili sorunları, kalp damar sağlığınızı ilgilendiren aksaklıkları mutlaka bir uzmana danışın.
YAY veya Yükselen YAY : Bu YENİAY’da yaşadığınız mekan, aile ilişkileriniz veya derin bağlarınızdaki sıkıntılar ve sorunlar bir şekilde gündem oluşturabilir. Yakınlarınızla aranızda eskiden beri var olan sorunların ortaya saçılıp tansiyonun yükselmesi mümkün. Ailede var olan bazı sağlık sorunlarının ya da kişiler arası problemlerin doğrudan sizinle ilgili olmasa da gündeminize girmesi ihtimal dahilinde. Eğer konu insanlar değilse, yaşadığınız mekanla ilgili bazı arızaların gündeme gelmesi, huzurlu olayım derken tadilat tamirat konularının sizi germesi söz konusu olabilir. Kiracı iseniz ev sahibinizle bazı konularda anlaşmazlık yaşayabilirsiniz. Bu sorunlar her ne ise, geçiştirmek ya da kaçmak yerine yüzleşmeyi ve kökten çözümler bulmayı seçerseniz sonradan daha rahat edersiniz.  Güvenemeyeceğinizi, tutunamayacağınızı bildiğiniz insanlarla bir arada yaşıyorsanız ya da acı veren, uzak ve ilgisiz insanlara duygusal anlamda yapışıp kaldıysanız, bu ilişkilere bakışınızı da gözden geçirmenizde fayda var. Zira ya bu ilişkiler patlamaya hazır bir bomba haline gelmişler ya da siz birilerine fena patlayacaksınız! İyisi mi ortalık karışmadan siz kendi içinize bir bakın. Güven, düzen, aidiyet, tutunmak, köklenmek, sahiplenmek ve sahiplenilmek, uyum içinde yaşamak hakkındaki deneyimlerinizi ve alışkanlıklarınızı biraz daha derinden inceleyin 😉 Belki kökü taaa çocukluğunuza kadar giden gerilimlerin, kaygıların ya da algıların sizi hala rahatsız ettiğini ve motivasyonlarınızı belirlediğini görebilirsiniz. O çocuğu iyi etmedikçe, o dönemde baskılanmış kaygıları farklı görüntüler altında gidermeye çalışır ama asıl mesele gözardı edildiği için tam iyi olamazsınız… Dilerim bu  YENİAY’da o derin bağı kendinizle kurar ve kendi içinizde huzuru bulursunuz.
OĞLAK veya Yükselen OĞLAK :  Eski insanlar, eski yüzler, eski yerler… Bu aralar aklınızda veya hayatınızda hep onlar var. Uzun süredir konuşmadığınız arkadaşlar veya akrabalarla bir araya gelebilirsiniz. Eski konular, eski yaralar açılabilir ya da siz ısrarla bir türlü sindiremediğiniz bir meselenin peşine düşebilirsiniz. Bildiğinizi sandığınız konularda hiç bilmediğiniz detayları öğrenebilirsiniz. Düşündükçe eskiden yaptığınız yorumları, eskiden benimsediğiniz tutumları şimdi anlamlı bulmayabilirsiniz. Söz konusu ilişkiler değil de iş ise, o zaman eski dosyaları karıştırmanız, eski bağları canlandırmanız, tutamadığınız sözlerin telafisini yapmanız, bitiremediğiniz ya da sallantıda kalmış işleri tamamlamanız yerinde olur. Alamadığınız bir cevap gelebilir. Bir türlü başlayamadığınız ya da bir aşamasında takılıp kaldığınız bir iş artık yoluna girebilir. Ya da siz hangi tutumunuz hangi düşünce biçimi hangi tercih yüzünden bir türlü belirli bir konuda istediğiniz sonucu elde edemediğinizi anlayabilirsiniz. Bazı girişimleriniz yarıda kalıyorsa, bazı konuşmalar bir yere varmıyorsa, yanlış anlaşma ihtimallerine, gecikmelere, iletişim sorunlarına, teknik arızalara dikkat etmeniz yerinde olur. Kulak-burun-boğaz veya nefes yollarınız, ses telleriniz, bağırsaklarınız veya ayaklarınız, eklemleriniz, dizleriniz ile ilgili sorunlar da yaşayabilirsiniz.
KOVA veya Yükselen KOVA :  İş görüşmeleriniz, size para veya prestij kazandırmasını beklediğiniz bağlantılar, kariyer ya da eğitim amaçlı yaptığınız başvurular veya sunumlar ya da bir şekilde kendinizi ispat etmek istediğiniz durumlar, bu aralar hafif sıkıntılı gidebilir 😉 Sizden ne istendiğini tam anlamadığınızı, ya da kendinizi tam  olarak anlatamadığınızı görebilirsiniz.  Ya da her şey yolunda gitse de umduğunuz tepkiyi, takdiri veya maaşı alamayabilirsiniz. Elinizden geleni yapın ve yine de olmuyorsa henüz koşulların olgunlaşmadığını kabul edip biraz daha sabredin. Hemen umudunuzu kesmeyin ve içinize kapanmayın. Kendi çıkarlarını düşünen ve haksızlık eden kişileri kendi değerinizi ölçmek için referans kabul etmeyin. Bu süreçte bazı şirketlere ya da bazı insanlara ve ilişkilere fazla önem verdiğinizi, gerçeklerin sizin düşündüğünüzden farklı olduğunu görebilirsiniz. Bazı kişilere duyduğunuz saygı ve güven sarsılabilir. Kendinizi, tercihlerinizi ve önceliklerinizi de sorgulayabilirsiniz! Mesela hep istediğiniz şeyler size o kadar da anlamlı gelmeyebilir. Çok iyi yaptığınızı düşündüğünüz şeylerde eksikler bulabilir, bazı  zaaflarınızı fark edebilirsiniz. Eleştirilme, beğenilmeme, yetersiz olma korkularınızın sizi geriletmesine ya da tepkisel davranmanıza yol açmasına izin vermeyin. Eğer kurduğunuz her bağı, aldığınız ve iyi yaptığınız her işi, size sunulan her koşulu bir süre sonra yetersiz ve tatmin edici olmaktan uzak bulan sizseniz, asıl onaylayamadığınız, hoşnut olmadığınız, yeterince iyi bulmadığınız şeyin KENDİNİZ olduğunu fark edin 😉
BALIK veya Yükselen BALIK : Hımmm… Evet bu YENİAY sizi bilasçık zorlar 🙂 Hiç bir şey olmasa bile yorucu iş görüşmeleri, zor müşteriler, bitmeyen seyahatler içinde bunalırsınız. Yaptığınız görüşmelerin bekleneni vermediğini, konuşmaların verimsiz geçtiğini, çabalarınızın tatminkar bir karşılığı olmadığını ve uzayıııp giden bu durumdan sıkıldığınızı fark edebilirsiniz. Öyleyse moralinizi bozmayın. Şimdi yapacağınız yatırımların, rutin gayretlerin, ileri dönük sonuçları olacağına güvenin. Eğer çalışma şeklinizin, belirlenen metodların veya seçilen rotaların verimsiz olduğunu, akışın tıkandığını fark ediyorsanız, yeni bir plan yapmak adına bu farkındalığı kullanın 🙂  Epeydir sürdürmeye uğraştığınız bir iş ilişkisi veya duygusal bağ bu aralar hepten su kaynatabilir. Dönüp dönüp aynı sorunlara gömüldüğünüzü ve farklı bir bakış açısı, farklı bir tutum, farklı bir zemin oluşmadıkça, karşılıklı üzüntü verme halinin devam edip gideceğini görebilirsiniz. O zaman kendinize neden hala orada olduğunuzu ya da neden hep aynı şekilde davrandığınızı samimiyetle sorun! İnsan bir yer ya da bir ilişki sorunlu hale geldiyse ya gider, ya da kalma ve bağ kurma şeklini  değiştirir. Her ikisini de yapmadan işte ele takılmanın size sonuç getirmeyeceğini, sadece vakit ve enerji kaybı olduğunu anlayın 🙂 İşte veya aşkta bir türlü istediğiniz yere varamıyorsanız ya muhatap seçtiğiniz kişilerin niyetleri ve tavırlarında düzelmesi mümkün olmayan bir sorun olduğunu ya da sizin bu bağları yönetme, bu konuya yaklaşım şeklinizin verimli ve uygun olmadığını kabul edin. Artık başka bir şey deneyin. Ya gidin, ya susun ya da sözünüzü farklı bir şekilde söyleyin 😉